🪀 Çok Gezen Mi Bilir Çok Okuyan Mı Münazara Soruları
110 Kitap daha çok gençlikte mi yaşlılıkta mı okunmalıdır? 111. Çok gezen mi, çok okuyan mı daha çok bilir? 112. İmkânsız olsa yerli araba mı yoksa yabancı araba mı alırsınız? Niçin? 113. Yabancı firmaların veya yatırımcıların ülkenizde çalışmasını destekliyor musunuz destelemiyor musunuz? 114.
C: Çok gezen mi çok bilir, çok okuyan mı? bu laf bu soru çok saçma öncelikle bunu kabul etmek lazım. çok gezen birisi gezdiği yerler hakkında görme dinlenme eğlenme çalışma vs hanki maksatta ise bunlar hakkında bulunduğu yöre ile ilgili bilgi alıyorsa öğreniyorsa bilgi sahibi olur. çok okuyan ise okuduğu kitaplarda bilgi
Benim cevabım çok basit: Ne çok okuyan bilir tek başına, ne de çok gezen. Okumaktan, araştırmaktan asla vazgeçmeyecek, okuyup öğrendiklerini uygulayacak, yaşayacak, deneyimleyeceksin. Yani hem çok okuyacaksın hem de çok gezeceksin. Okuyup öğrendiklerimi deneyimliyor, bir de bu blogda paylaşıyorum. Kimi zaman karşıma çıkan
Çok gezen mi bilir çok okuyan mı? Timeturk. Takip et. Seyahat, her adımda yeni bir şeyler öğreten, nereye yapılırsa yapılsın insanın zihnini açan ve geliştiren; dünyaya, insanlara farklı bir açıdan bakmayı sağlayan bir süreçtir.
Kalıcıöğrenmenin en etkili yolu da görerek, yaşayarak öğrenmektir. Çok gezen bilir düşüncesini bu yüzden savunuyorum. Bir yer gezilince orası hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olunur. Böylelikle insanlar daha çok şey bilme fırsatı elde eder. Aynı yeri okuyarak öğrenmek o kadar etkili değildir. Etiketler Münazara.
Hayatakıp gidiyordu ve ben dışarıda özgür değildim.
Kuşaklardır bizden “Çok gezen mi bilir, çok okuyan mı?” ikilemini çözmemizi beklediler bizden. Yalnız atalarımızın hayat hikâyelerini
MünazaraÇok gezen mi bilr okuyan mı ? Okumak ile ilgili yazı verebilirseniz sevinirim. Idea question from @Mukimert - İlkokul - Türk edebiyatı
Çokgezen mi bilir, çok okuyan mı konusu tartışma konusu olduğu için her iki görüşe de örnekler vermek yerinde olacaktır. Çok Gezen Bilir Münazara Örneği. Bana göre çok gezen okuyana göre daha çok bilir. Çünkü insan gezince gittiği yerleri bizzat yerinde görüyor. Yani gözleri ile tanıklık ediyor.
66nl. Çok gezen mi yoksa çok okuyan mı biliri münazara olarak ele alırsak eğer uzun bir konu olur. İkisinin de kendince haklılık paylarının olduğu gibi tartışılabilir. Kimilerine göre gezen, kimilerine göre okuyan daha bilgilidir. Önemli olan gezmek yada bilmekten öte neler yaptıklarıdır. Bana göre; Gezen insanın yaptığı gezilerde nasıl bir bilgi edindiği olacaktır. Vakit öldürmek için mi yoksa bir araştırma doğrultusunda mı yapılmıştır. Gezegenin gördükleri ve duydukları ona bilgi olarak gelir. Gezdiği yerler ve insanlar hakkında bilgi sahibi olarak onları tanıması mümkündür. Okuyan insana göre bilgi kitaplarda görür. Ulaşabilecekleri ve görecekleri oldukça fazladır. Gezilmiş ve görülmüş yerler hakkında bilgiye sade hali ile ulaşılabilir durumdadır. Kendisini geliştirebilir, öğrendiklerini birer bilgi kaynağı haline çevirebilir. Gezen ve okuyan insan arasında bir karara varılacaksa eğer günümüzde okuyan insan daha çok bilgi sahibi olur. Elinin altındaki bilgisayar sayesinde bütün bilgilere ulaşabilir. Çok eskiden bu münazara yapılsaydı eğer o zaman gezenin daha çok bildiğini söyleyebiliriz. Gelişen dünyaya herkes gibi bizimde ayak uydurduğumuzu varsayacak olursak okuyan kişinin bildiği daha fazladır. Ama şu var ki gezen insan bildiklerini kolay kolay unutmaz, okuyan kişi ise bir süre sonra aklında sadece belirli parçalar ile anlatır. Başa dön tuşu
Yazar Admin Tarih 1532 Kategori Çok Gezen mi, Çok Okuyan mı bilir? Münazara örneği , Okul Ödevi, Ödev, Ödev Araştır Yorum Yorum Yap Çok okuyan bilir tezi savunması Toplumdaki yaygın kanının aksine ben çok okuyan bilir şeklinde görüş beyan etmek istiyorum Ansiklopediyi açıp bir anda dünyanın öbür ucundaki bilgilere bile ulaşabilirim,işte bu yüzden diyorum ki insan ne kadar gezerse gezsin okumakla edindiği bilgileri edinemez,buna ömrü yetmez ki..Bence bu konu sadece edindiğimiz bilgilerin akılda kalıp kalmamasıyla ilgili..gezen kişi bidaha gördüğünü unutmaz ama okuyan çabuk unutabilir,tabi bu da kişinin hafızasına bağlı bir mesele.. çok okuyan bilir çünkü insan hayatının ancak 50 yılını gezerek gecirebilir ve bu işin maliyeti yüksek olduğu için bunu ne kadar yapabilir bilemem ayrıca gezdiğimiz yeri kayıt altına alma zorunlulumuz var yoksa akıl kağıt degilidr gezi yerinide birgün unutabliriz ama biz okursak kısa zamanda cook bilgiye sahip olabiliriz ve bunlar silinecek degilidir yani kitaptan silinmez, untursak bile yine açıp okuyabiliriz diye düşünüyorum saygılarımla Sorunun asıl cevabı "Bilmek'ten" ne anladığımıza bağlı. Teorik bilgileri sadece ve sadece okumakla elde edebiliriz; pratik bilgileri ise yaşıyarak ve görerek. Birisinde mantık ve düşünce neticesinde beynimize işlediğimiz, beynimize yer eden bilgiler, diğerinde duyularımızla elde ettiğimiz, duyularımız vasıtasıyla beynimize işlenen bilgiler, tecrübeler. Güneşin yaktığını ve bu yakma neticesinde duyulan acıları ve bu acıların niteliğini ancak canı güneşte yanan bilir. Güneşin neden yaktığını, güneşten yanan yerimizin neden acıdığını ise okuyan ve bu türden olaylarla teorik olarak uğraşan bilir. Birisi dışarıda gezerek,güneş altında kalarak, diğeri masa başında oturup okuyarak veya deneme yaparak. Bisikletin iki teker üzerinde düşmeden nasıl hareket ettiğini fizikçi bilir; bisiklete nasıl binileceğini, bisiklete binen çocuk. Baştaki soruya dönersek çok gezen ve çok gören çok bilir; çok okuyan ve okudukları üzerinde kafa yoran da çok bilir. Ama bu türden bilme tek yanlıdır, eksik bir yanı vardır. Bence önemli olan "En çok bilme" değil "iyi bilmedir", iyi bilmeyi de teoriyi ve pratiği birleştirerek elde edebiliriz. Peki sırf teori ile veya sırf pratik ile başarıya ulaşlımaz mı? 'Ulaşılır' en üst kariyer basamağına bile çıkılır, ama buna rağmen bir eksik vardır, benim düşünceme göre. Not Düşünce bilme değildir. okuduğunu yaşayan . yaşadığını hisseden bilir. yaşamak ve hissetmek. algılamadığımız unsurlar ister görsel ister düşünsel olsun bu algıladıklarımız nispeten bizde eğer bir heyecan bir şevk bir fikir oluşturuyorsa öğreniyoruz demektir. herkes aynı şeyi algılamaz ve hissetmez. bu yüzden gezen mi yoksa okuyan mı sorusu sık sorulan bir sorudur. saygılar. ÖNCE OKUMAK SONRA GEZMEK Bence çok okuyan bilir. Okumadan gezen, gezeceği yeri nereden bilir?, Yalnız neyi hangi kaynaktan okuduğunuz çok önemlidir. Gezen insan nereleri gezer? Seyahat esnasında ne kadar zamana ihtiyacı vardır? Gezdiği yerler hakkında enformasyon açısından okumadan ne kadar derinleşebilir? Okuyan bir insan neleri okur? Okuduklarının hayata olan etkisi ne kadar güçlüdür? Okuma esnasında ne kadar zamana ihtiyacı vardır? 1-Okuyan insan, gezen insana göre bilgi sahibi olma konusunda zamanı daha ekonomik kullanabilme imkanına sahiptir. Örneğin bir kitaplıkta pek çok konuda kaynağa aynı anda zaman kaybetmeden sadece elinizi uzatarak ulaşabilirsiniz. 2-Doğru kaynakları okuyorsa, bilgi sahibi olmada gezen insana kıyasla daha fazla derinleşir. 3-Gezmek, gezdiğin yer hakkında okuma yapmadan gerçek amacına okuma eylemini tamamlayıcı nitelikte olduğu zaman ciddi bir anlam kazanır. 4-Hayattaki her konuyu gezerek nasıl öğrenebilirsiniz? Örneğin; Hukuk, psikoloji ,matematik , din ,edebiyat , tıp ve benzeri bilim dallarını her yönü ile ve detaylı bir şekilde gezerek nasıl öğrenebilirsiniz?
Bilgi sahibi olmak her yaşta temel ihtiyaçlardan biridir. Bunun birçok yöntemi vardır. Bazıları yaşayarak, bazıları okuyarak, bazıları gezerek öğrenir. Yaşayarak öğrenebileceğimiz bilgiler sınırlıdır. Örneğin geçmiş, ya da dünyanın bir köşesinde yaşanan olaylar. Okuyarak öğrenmek ise olayı sadece kelimelerle anlatır fakat bize o duyguyu, o kokuyu veremez. İnsan hafızasında görüntüler daha çok yer etmektedir. Akılda kalıcılık görsellikle ciddi anlamda daha etkili hale gelmiştir. Birçok eğitim alanında bu yöntem kullanılmaktadır. İnsanlar okuduklarının çoğunu akıllarında tutamazken, gördüklerini hafızalarında tutarlar. Buna görsel hafıza da denir. Örneğin meslek eğitimlerinin hepsinde uygulamalı eğitimlere ağırlık verilmektedir. Yabancı dil okulları da aynı şekilde bize gezenin okuyandan daha çok bildiğini gösterir niteliktedir. Ana dili olmayan bir dili, başka bir ülkede kitaplardan ve derslerden öğrenen kişiyle, o dilin anavatanı olan ülkede öğrenen kişi arasındaki büyük bir fark görülmektedir. Tabi ki dili, konuşulduğu ülkede daha iyi öğrenirsiniz. Örneğin yer çekimini bulan bilim adamı Galileo'nun, dünyanın yuvarlak olduğuyla ilgili tüm araştırmaları bir yana, bir ağacın altında yattığı sırada başına düşmesiyle yer çekimini bulduğu söylenir. Seyahat eden insanların ufku açılır ve evreni farklı bir gözle görürler. Farklı kültürlerin, farklı yaşam biçimlerinin, farklı acıların, sevinçlerini birebir yaşayarak, iş ve özel hayatlarında karşılaştıkları durumlarda bu bilgileri kullanırlar. GEZEREK SORU İŞARETLERİNİ GİDERİN Kitaplar, insanlar tarafından gözlemler sonucu ele alınan eserlerdir. Oysa bakış açıları kişiye göre değişir. Bir konuda onlarca kişi onlarca farklı bakış açısıyla başka başka sonuçlar çıkarabilir. Okuyarak öğrenmek, bilgi edinirken seçtiğiniz bir yöntem ise birçok farklı kişinin kaleminden çıkan kitapları okuyarak kesin yargıya ulaşabilirsiniz. KEŞFETMEDEN OBJEKTİF OLAMAZSINIZ Bir bilgiyi gezerek diğer bir deyimle keşfederek öğrenmek, ise sizi objektif olarak sonuca götürür. Ortada somut bir görsel vardır. Somut gerçeklerden o konudaki yargıyı çok kısa sürede edinirsiniz. O yüzden oturarak değil gezerek öğrenmek olmazsa olmaz bir gerekliliktir. Teknoloji çağında olmamıza rağmen, birçok araştırmada bile halen Piri Reis'in haritaları, Evliya Çelebi'nin seyahatnamesi kaynak olarak kullanılmaktadır. Bu nedenle 2013 rakamlarına göre, 49 bin 24 havalimanı var. UNWTO verilerine göre, sadece 2016 yılında dünyada 1 milyar 235 milyon kişi seyahat amacıyla uçakla yolculuk etti. 620 milyon kişi Avrupa kıtası genelinde uçakla yolculuk yaptı. Türkiye'nin tarihi, turistik kentlerinden olan Van iline her ay dünyanın herhangi bir yerinden 120 bin kişi seyahat etmektedir. İNTERNETTEN ALDIĞINIZ BİLETLERLE DAHA UCUZA UÇUN Seyahat etmek için en uygun yöntem uçak yolculuğudur. Çünkü uçak en konforlu, en güvenli ve en hızlı ulaşım aracıdır. Uçak bileti kampanyalarıyla, otobüsten daha ucuza uçakla yolculuk yapabilirsiniz. Özellikle yurtiçi seyahatlerinizde biletinizi çok daha önce bir tarihte alırsanız çok ucuza uçarsınız. Uzun otobüs yolculukları, hem zaman kaybına neden olur hem de yorucudur. Ayrıca uçakla seyahat etmek çok daha keyiflidir. Gökyüzüne yükselmek, bulutların içinden geçmek dağları, denizleri izlemekle geçen bir yolculuk ve otobüslere oranla daha rahat bir yolculuk, gün geçtikçe daha çok talep görüyor. Bunun en büyük nedeni, havayolu şirketlerinin düzenlediği uçak bileti kampanyaları. Önceden uçak biletinizi alarak, indirimli bilet kampanyalarından yararlanabilirsiniz. Bu size bu konforu çok daha ekonomik fiyatlarla uçmanızı sağlar. ONLİNE BİLET ALMANIN AJANTAJLARI Uçak biletini önceden almak, 0850 302 99 35 arayarak almak da size, hem zamandan hem de paradan avantaj sağlar. Seyahat acentelerinden bilet aldığınızda, komisyon ödersiniz. Ama internetten aldığınız biletlerde komisyon kesilmez, dolayısıyla daha ucuza alırsınız. Uçak bileti kampanyalarından yararlanarak ucuz uçak bileti almak için, telefonunuzdan ya da bilgisayarınızdan arama motorlarına uçak bileti yazmanız yeterli. Yerinizden kalkmadan biletinizi aldıktan sonra uçuş tarihini bekleyebilirsiniz. Havayolu şirketleri, internet bilet satışlarında birçok avantaj sağlamaktadır. Ayrıca başkası adına da bilet alabilirsiniz. İnternet üzerindeki bilet satış siteleri size en iyi fiyat garantisiyle, güvenilir bir şekilde biletinizi almanızı sağlar. Fiyatları karşılaştırarak, sizin için en uygun havayolunu seçebilirsiniz. Uçak bileti satış sitelerinde kredi kartıyla biletinizi alabilirsiniz. Kişisel bilgileriniz ve kredi kartınız 3D Secure ile güvende. Endişe etmeden biletinizi alabilirsiniz.
Çok Gezen Mi Bilir Çok Okuyan Mı Bilir Münazara Çok Gezen Mi Bilir Çok Okuyan Mı Bilir sorusu uzun zamandır tartışma konusu olmuş hatta günlük konuşma dilimize bile bir deyim gibi yerleşmiştir. Peki sizce hangisi daha çok bilir? Bu konuda olarak yaptığımız araştırmaların sonucunda elde ettiğimiz verileri sizlerle paylaşacağız. Her iki tezin de düşüncelerini paylaşmak istiyoruz. Çok Gezen Bilir Düşüncesinin Savunması Çok okuyan kişi, teorik olarak birçok bilgiyi oturduğu yerden öğrenmiş olabilir. Fakat hiçbir zaman çok gezen kişi kadar öğrenemeyecektir. Bunun sebebi ise çok gezen kişinin bilgiyi bizzat yerinde görüp öğrenmesinden kaynaklanır. İnsan okuduğunu zamanla unutabilir, fakat gördüğünü kolay kolay unutamaz. Çok gezen insan, hayat ile iç içedir ve sürekli yeni gelişmelere açıktır. Bir şeyi yerine görüp incelemek, onun bir başkası tarafından incelenmiş halini okumaktan daha etkili ve faydalıdır. Sık sık münazara konusu olan ”Çok Gezen Mi Bilir Çok Okuyan Mı Bilir” sorusu karşısında şöyle düşünmek gerekir; Teorik bilgi edinen ve sürekli kitap okuyan bir kişi sadece kitapta yazanı öğrenir ve bundan ileriye gidemez. Oysa çok gezen ve olayları yerinde inceleme fırsatı elde edebilen bir kişi, durumu her yönden inceleyebilir ve o kitaplarda yazmayan birçok bilgiyi elde etmiş olur. Çok gezen, farklı kültürler ve farklı bilgiler elde ederek bilgi haznesini genişletir. Ve müthiş bir genel kültür birikimine sahip olur. Çok Okuyan Bilir Düşüncesinin Savunması Çok okuyan bir kişi, yaptığı araştırma sonucu elde ettiği bilgi ve kitapları okuyarak dünyada yerini bile bilmediğimiz ve gitmeyeceğimiz bir yer hakkında birçok bilgiye oturduğu yerden sahip olabilmek gibi avantajlara sahiptir. Dünyadaki her türlü bilgiyi okuyarak kolaylıkla elde edebiliriz, oysa gezerek bunları yapmaya kalkışsak muhtemelen buna ömrümüz yetmez. Kitabı açarak veya internet üzerinden bilgi elde ederek çok kısa zaman içinde her türlü bilgiye ulaşabilir ve kendi bilgi hazinemizi genişletebiliriz. Bu şekilde düşünürsek, bilginin sadece gezmekle elde edilemeyeceğini ve gezmeden de iyi bir bilgi elde edilebileceğinin mümkün olduğunu görmüş oluruz. Uzun yolculuklara çıkıp gezmek yerine, okuyarak çok daha kısa zamanda daha çok bilgiyi elde ederiz. Ve kitaptan öğrenilen bilgiler hiçbir zaman silinmez, bu nedenle bildiklerimizi zaman içerisinde unutursak bile kitaptan tekrar öğrenme şansını elde edebiliriz. Oysa gezerken gittiğimiz yerler hakkında bir bilgiyi unutursak, bunu tekrar öğrenmek daha meşakkatli olabilir. Teorik bilgileri elde etmek için sadece okumamız yeterlidir. Okumadan sürekli gezersek, bunun bize pekte bir faydası olmayacaktır. Okumak ile elde edeceğiniz hayal gücü sayesinde okuduğun yerleri gören gözlere sahip olursunuz. Bu aslında çok farklı ve hoş bir duygudur. Okuduklarınız bir anda gözünüzün önünde canlanıverir. İnsan ne kadar yer gezerse gezsin, bazı yerler mutlaka eksik kalacaktır. Oysa kitap okuyarak, gitmeyi hayal bile edemeyeceğiniz yerler hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Sizlerde bu münazara hakkında görüş ve düşüncelerinizi paylaşır mısınız? Sizce Çok Gezen Mi Bilir Çok Okuyan Mı Bilir?
çok gezen mi bilir çok okuyan mı münazara soruları